top of page

HİKAYEMİZ

by Porpora

Milyarlarca yıl önce gezegenlerin ve Güneş'in oluşumu sırasında var olan elementler ve milyonlarca yıl boyunca çevresel etkenlerle oluşan taşlar, keşfedilmeleri ve kolektif bilinçle sembolize edilmeleri sayesinde kendi bedenlerinin bir parçası haline gelmiştir. On binlerce yıl önce insanlar deniz kabuklarını ve hayvan dişlerini takı olarak takarak kendilerine özel semboller ve kültürel anlatılar yerleştirmiş, önemli anları bu takılarla kutsamış ve bu sembolleri yaşamlarının bir parçası haline getirmişlerdir. Krallara hediye verilmesi, mühür yüzükleri ve yüzüklerin evlilik ve sadakat sembolü olarak kullanılması, insanların takılarıyla kurdukları birlikteliğin örnekleridir. Tarihin belli dönemlerinde mücevherlerin olağanüstü güçlere sahip olduğu, insanları kötülüklerden koruduğu veya şans getirdiği yönünde inançlar gelişmiştir. Bu nedenle mücevherler sadece estetik bir kaygı olmaktan çıkıp insanların zihinsel ve ruhsal bir parçası haline gelmiştir.

Anadolu'nun yüzyıllardır medeniyetlerin beşiği olması, doğu-batı ve kuzey-güney ekseninde bir köprü oluşturması ve muhteşem bir inanç mozaiğine sahip olması, burada yaşananların her zaman hatırlanmasını önemli kılmaktadır. Hitit, Urartu, Frigya, Lidya gibi ilk medeniyetlere ev sahipliği yapmış, tarihi şekillendiren düşünceleri ortaya koymuş, Helenistik dönemde doğu ve batıyı sentezlemiş, Batı Roma, Doğu Roma ve Osmanlı gibi üç büyük imparatorluğa ev sahipliği yapmış, Akdeniz Uygarlıkları, Mısır Uygarlığı ve imparatorluklarıyla birbirlerini etkilemiş Pers Anadolu Uygarlıkları, tarih ve coğrafya açısından büyük bir zenginliğin evi ve fikridir. Ne yazık ki yüzyıllardır bu topraklarda yaşayan toplumların, Anadolu'nun kadim toplumlarını ve medeniyetlerini yüzeysel bir milliyetçilik anlayışıyla reddetmeleri bugün körlüğe yol açmıştır. Kendi kültürünü reddetmesi Anadolu'nun gereken değeri görmesini engellemiş, eserleri korunmamış hatta başka etnik veya siyasi gruplar tarafından yağmalanmıştır. by Porpora olarak, mücevher tasarımı alanında tarihi ve kültürel bir merak, sevgi ve bilinç yaratma sorumluluğumuz olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle, dünyanın en zengin topraklarına ve toplumlarına cömertliği ve renkleriyle katkıda bulunmayı misyonumuzun önemli bir parçası olarak görüyoruz.

by Porpora_6.png
by Porpora_7.png

Hasan Yegen

Hasan Yegen, 1955 yılında Bursa'da doğdu. Burada aldığı ilkokul eğitiminin ardından orta ve lise eğitimini İtalyan Lisesi'nde tamamladı ve Boğaziçi Üniversitesi'nin "Turizm ve Otel İşletmeciliği" bölümüne girmeye hak kazandı. 1980 yılında 'Universita di Bologna'daki 'Studi Tourist' bölümüne geçmesine rağmen, 1981'de genel öğrenci affından yararlanarak İstanbul Üniversitesi'nde "Arkeoloji ve Sanat Tarihi - Ön Asya Arkeolojisi" bölümünde üniversite hayatına devam etti. Üniversite hayatı devam ederken Saadet Yegen ile evlendi ve ulusal turist rehberi olarak çalışmaya başladı ve bilgisini paylaşma isteğini gerçekleştirdi.

 

1986-2004 yılları arasında Nevşehir - Kapadokya bölgesinde restoran, çini-çömlek tasarım atölyesi ve kültür merkezi gibi işletmeler kuran Hasan Yeğen, daha sonra İstanbul'a dönerek Anadolu ve Dünya medeniyetlerinin tarihi, formları, teknikleri ve taşları konusunda detaylı araştırma ve çalışmalar yürüttü.

 

İlk ürünlerini kendisi, ailesi ve dostları için tasarlasa da, bu topraklarda yaşayan insanların kültürel zenginliklerini daha fazla fark etmeleri ve diğer ülkelere tanıtmak amacıyla 2015 yılında by Porpora'yı kurarak 2 yıldır üzerinde çalıştığı ilk koleksiyonunu tanıttı.

bottom of page